Çocuklarımızı istismardan korumalıyız!!!

İstismar kavramının hem hukuki anlamı hem de psikiyatrik anlamı bulunmaktadır. Bu anlam farklılıkları içerisinde sonuçları da farklılaşmaktadır.

İstismar kavramının hem hukuki anlamı hem de psikiyatrik anlamı bulunmaktadır. Bu anlam farklılıkları içerisinde sonuçları da farklılaşmaktadır.

İstismar; bir yetişkinin, küçüklere yönelik olarak elindeki güç ve kudreti kullanarak onu sömürmesi, bir konuya araç edinmesi ve çocuğun anlama ve kavrama yeteneğinin gelişmemiş olmasından da yararlanmak suretiyle zaman zaman ikna, cebir ve tehdit unsurlarını da kullanarak çocuğu araç haline getirmesidir.
Tüm dünyada ve ülkemizde çocuk istismarıyla ilgili düzenlemeler ve ağır yaptırımlar mevcut olsa dahi ne yazık ki bu yaptırımlar caydırıcı olmamıştır. Dahası, gittikçe dijitalleşen ve globalleşen dünyada bu suç artık çok daha kolay işlenebilir hale gelmiştir ve tespiti de zorlaşmıştır.
Çocuk istismarı, tüm toplumlarda olduğu gibi KKTC’nin de başlıca problemlerinden birisidir. Özellikle Kıbrıs’taki yasaların yetersiz olması bu suçtan mağdur olan çocuk sayısının gün geçtikçe artmasına neden olmaktadır.
Bu mağduriyeti önleyebilmek adına bu suçu önleyebilecek ve modern ceza hukukunun aradığı kıstaslara cevap verebilecek yasalar ve düzenlemeler yapılmalıdır.
Ayrıca, KKTC’de çocuk suçluların, yetişkin yükümlülerle aynı yerde kalmaları tehlikeli ve caydırıcılık noktasındaki verimliliği düşürmektedir. Bu durum da çocukların suça ve suç işlemeye eğilimli olması sonuçlarını doğurabilir.
Bunun önlenebilmesi için çocuklar cezaevlerine değil, doğrudan çocuk rehabilitasyon merkezlerine, topluma kazandırılabilecekleri merkezlere ve pedagoglar eşliğinde tedavi edilebilecekleri merkezlere gönderilmelidirler.
Bu suçun failleri, istatistiksel olarak baktığımızda yine çocuğa yakın kişilerdir. Bu yakınlığı (akraba, arkadaş, dost, komşu) kullanarak çocuğa daha kolay yaklaşabilmekte ve onları etkileri altına almaktadırlar.
Bu suçla mücadele etmek için toplumu ve çocuğu bilinçlendirmeli, ona iyi dokunuş ile kötü dokunuş arasındaki farkı öğretmeli ve yine etkili, koruyucu, proaktif ve çocuk odaklı politikalar hayata geçirilmelidir.
Bunun yanı sıra Çocuk Polis Şube, Çocuk Mahkemesi gibi kurumlar kurularak; bu kurumlarda çocuk alanında uzman kişilerin görev alması sağlanmalıdır.
Buna ek olarak, nasıl ki poliste kadına şiddet birimi faaliyete geçtiyse, çocuklar için de benzer bir birim oluşturulmalıdır. Bu birim sayesinde, zaman kaybetmeden uğranılan mağduriyet ihbar edilebilir, istismarcının kaçması engellenebilir ve ailenin durumu örtbas etmesi önlenebilir.
Çocuklar bizim bugünümüz, yarınımız ve geleceğimizdir. Onların haklarını korumak da en önemli görevlerimiz arasında yer almaktadır.
'Çocuklar her türlü ihmal ve istismardan korunmalı, onlar her koşulda yetişkinlerden daha özel ele alınmalıdır. Vatanı korumak, çocukları korumakla başlar. Çocuklar, geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek, hepimizin insanlık görevidir. Bugünün küçükleri yarının büyükleridir.''
Mustafa Kemal Atatürk

YORUM EKLE