Bilgisayarın başına oturmuş, konu düşürken küçük oğlumun makarna yediğini görünce dalıp gittim..
Çok değil bundan 15-20 yıl önce eşimin ilk görev yeri olan Ş.Urfa’ya ziyaretine gitmiştim.
Çocuklar, okulda güle oynayıp koşarken bir köşe birazdan göreceğim olay bende nasıl bir travma yaşatacak habersizce olanları izlemeye başladım..
Meltem ve izzet sonradan öğrendiğim ki iki kuzen.
Meltem o gün okula öğlen arası yemek olarak makarna getirmişti. İzzet ise köşede meltemin birazdan ne yiyeceğini izlemeye koyulmuştu.
Etrafımızda olan hiçbir ses bir olay bizi izlemekten alıkoyamıyordu.
Meltem annesinin tabağa koyduğu makarnasını özenle açtı önce  bakıp hafif bir tebessümle güldü.
İzzet dayanamayıp Meltem’in yanına gelerek…
-Ne yiyorsun diyince
Meltem makarma dedi.
Etrafta olanlar da ilk kez makarna yemeğini görüyordu.Tadı güzel olsun diye bolca salçalı
Tadını merak edenler, iç çekenler…
Bende bu ismi duyunca hafif tebessüm ettim.
Meltem Makarma diyordu.
Saf ve temiz yürekle…
İzzet makarnadan almak izin uzanınca, makarna olduğu gibi yere düştü.
Meltem avazı çıktığı kadar bağırıyor,
MAKARMAM DÜŞTÜ ! MAKARMAM DÜŞTÜÜÜÜ !
Koşarak gittim, tozla bir olan makarna..
İlk kez gören çocuklar ve zevkle yenilecek bir makarna yoktu artık.
Çok seviyordum diyen Meltem’e mi? Tadına bakmaya çalışan çocuklara mı?

Yoksa sofrada bin bir çeşit yemeği beğenmeyenlere mi üzülsem bilemedim.
Ne çok şeyden mahrum kalan insanlar var diye iç geçirdim.

Anladım ki Yalılarda, saltanat kayıklarında, barlarda,sazlarda eğlenenler 
Anadolu’nun bu masum çocukları kadar saf ve temiz kalamadılar.
Kalın sağlıcakla…